top of page

Türkiye’de Aşının Tarihçesi

  • Yazarın fotoğrafı: Ceren Ceyda Yalman
    Ceren Ceyda Yalman
  • 4 Nis 2020
  • 1 dakikada okunur

Yazan: Gülşen KÖSEM (Kaynak: ⦁ https://teyit.org/osmanlidan-gunumuze-turkiyede-asi-calismalari (Prof. Dr. Muzaffer Eskiocak’ın katkılarıyla hazırlanmıştır.) ⦁ https://asi.saglik.gov.tr/genel-bilgiler/33-a%C5%9F%C4%B1n%C4%B1n-tarih%C3%A7esi.html ) Aşıya ilişkin ilk çalışmanın Edirne’de çiçek hastalığı olan birinden alınan döküntü irinlerinin, çiçek çıkarmamış çocuklara verilmek üzere toplanmasıyla başladığı bilinmektedir. ⦁ Osmanlı’da bu gelişmeler yaşanırken, İstanbul’a gelen İngiltere Büyükelçisi’nin eşi Lady Mary Montagu sayesinde, yapılan çalışmalar Avrupa’ya kadar ulaştı. ⦁ Lady Marry Montagu’nun yazdığı mektup


ree

1887’de zooloji hocası Hüseyin Remzi Bey ile veteriner hekim Hüsnü Bey Osmanlı Devleti’ndeki ilk mikrobiyolojik çalışmaların yapıldığı laboratuvarı kurdular. ⦁ Bakteriyolojihaneden bir fotoğraf

ree

Osmanlı Devleti’nin ilk kuduz aşısı ise Mekteb-i Tıbbiye-i Askeriye-i Şahane’de üretildi. 1892’de bu laboratuvarlarda ilk çiçek aşısı üretimi de başladı.



ree

⦁ 1896’da difteri, 1897’de sığır vebası ve 1903 yılında kızıl aşıları veteriner hekim Mustafa Adil tarafından üretildi. ⦁ 1911 yılında tifo, 1913 yılında kolera, dizanteri ve veba aşıları ilk kez uygulandı. ⦁ Türkiye’de verem (BCG) aşısı üretimine 1927 yılında başlandı ve aşı ağız yoluyla uygulanıyordu. Sonrasında aşı çalışmaları, üretimin merkezileşmesi için Hıfzıssıhha Enstitüsü’nde toplandı. ⦁ Hıfsızsıhha Enstitüsü


ree

⦁ Nizamnameye uygun bir şekilde aşı yapılmasına ilişkin Dâhiliye Nezâreti’ne bildirilen belge. (solda) ⦁ 11 Mayıs 1905-3 Haziran 1905 tarihleri arasında Keban kazasında 390 kişinin aşılandığını gösteren belge. (sağda)


ree


 
 
 

Yorumlar


@daktilomuyendisi ©2020

bottom of page